Toprak suya hasret, kuraklık felaketi başlıyor

Küresel iklim değişikliği ve artan ekstrem iklim olayları tüm dünyayı olumsuz etkilerlerken, Türkiye’nin Ağustos ayı yağış karnesi büyük endişe yarattı. Meteoroloji Genel Müdürlüğü tarafından açıklanan verilerde Ağutos ayı yağışları ülke genelinde son 33 yılın en düşük seviyesinde ölçülürken, Marmara Bölgesi’nde yağış oranları ise geçmişe göre yüzde 90 azaldığı saptandı. İstanbul başta olmak üzere özellikle Marmara ve Güneydoğu Anadolu adeta yağmura hasret kalırken,  40 yıllık veri analizlerinden elde edilen yeni bir araştırma ise Türkiye’yi bekleyen büyük felaketi gözler önüne serdi.

Türkiye genelinde son 33 yılın en az yağışlı Ağustos’u yaşanırken,  1991-2021 ortalamasına göre yüzde 57, geçen yıl ağustos ayı yağışlarına göre yüzde 60 azalma kayda geçti.  

2041’DE KRİZ YAŞANABİLİR 

Kırşehir Ahi Evran Üniversitesi Coğrafya Bölümü öğretim üyesi Doç. Dr. Doğukan Doğu Yavaşlı tarafından yapılan son kuraklık analizi çalışmasında ise ülkenin yüzde 42’sinin nemli, yüzde 8’inin çok kurak toprak özelliğine sahip olduğu saptanırken, en iyimser senaryoda bile önümüzdeki 20 yıllık süreçte kurak alanların yaklaşık yüzde 4 artacağına dikkat çekildi. Bu durumun tarımsal üretim ve su kaynaklarında çok ciddi azalmaya yol açacağı belirtilirken,
40 yıllık verileri analiz ederek bir rapor haline getiren Doç. Dr. Yavaşlı ise, “En çok etkilenecek bölgelerin Orta ve Güneydoğu Anadolu. 2041 yılından sonra kurak iklim koşullarının tüm Türkiye için adeta krize dönüşme riski var” dedi.

NEMLİ ALAN KALMAYACAK

 Türkiye’nin yüzde 30’undan fazlasının ‘kurak’ veya ‘yarı kurak’ olarak sınıflandırılması gerektiğini belirten Doç .Dr. Yavaşlı, yağış, sıcaklık, akış, toprak nemi ve yeraltı su seviyesi gibi çeşitli değişkenler kullanılarak hesaplanan kuraklık riski araştırmasının sonuçlarını da yorumlayarak, “Türkiye’nin neredeyse yarısı yarı-kurak olarak tespit edildi. Karbon salımların mevcut düzeyde devam ettiği kötümser senaryoda ise, yüzyıl sonuna doğru, ‘çok kurak’ alanların ülkenin yüzde 15’ini kapsayacak. Bu azalmadan en çok etkilenen bölgeler, Marmara ve Doğu Anadolu olacak. Ülkenin kuzey kıyıları ve Doğu Anadolu’nun bazı yaylaları haricinde ise, nemli iklim tipine sahip alan kalmayacak” diye konuştu.

Öte yandan elde edilen analiz sonuçlarına göre 2071-2100 dönemine gelindiğinde, kötümser senaryoya göre, kurak alanların yüzde 9’u bulacağı, yarı kurak alanların ise yüzde 29’a ulaşacağı görülüyor. 

DİCLE-FIRAT UYARISI

Öte yandan Oslo Üniversitesi’nde hidroiklimsel değişiklikler üzerine çalışmalar yürüten Dr. Yeliz Yılmaz ise Fırat-Dicle havzasının ilişkin inceleme hazırladığı raporda, azalan kar örtüsü ve artan buharlaşmanın, bölgede su kaybına neden olduğunu ortaya koydu.

DAĞLARDA KAR OLMAYACAK

Hesaplamalara göre, yalnızca 40 yıl içinde Fırat ve Dicle nehirlerini besleyen Doğu Anadolu dağlarında kar örtüsünün ortadan kalkacağına yer verilen raporda, “Fırat-Dicle havzasının suları, başlıca Türkiye, Irak, Suriye ve İran tarafından paylaşılıyor. Tarihten günümüze yoğun şekilde kullanılan bu suların, bugün 65.5 milyon insan tarafından doğrudan kullanıldığı tahmin ediliyor. Azalan yağışlar nedeniyle bölgedeki su miktarı düşerken, artan tarım faaliyetleri, suyun buharlaşma miktarını artırıyor. Fırat ve Dicle nehirlerinin suları kullanarak yapılan ve yapılması planlanan tarımsal sulama faaliyetleri ve hidroelektrik santraller, mevcut durumda sürdürülebilir değil” deniliyor.

 [email protected] 

Kaynak: Web Özel

Yorum yapın

undef 7701
undef 5147
undef 8087
undef 8177
undef 2467
undef 2468
undef 6777
undef 4927
undef 5723
undef 7193
undef 5570
undef 5692
undef 5170
undef 7880
undef 2826
undef 7894
undef 4686
undef 9156
undef 3918
undef 6888
undef 9857
undef 5311
undef 9834
undef 5439
undef 9281
undef 1865
undef 9429
undef 9351
undef 8191
undef 3937
undef 9354
undef 9004
undef 3913
undef 5730
undef 5364
undef 3655
undef 1567
undef 7500
undef 4756
undef 3549
undef 2035
undef 7030
undef 2986
undef 2743
undef 3540
undef 6437
undef 1612
undef 3395
undef 9649
undef 9578
undef 5351
undef 9429
undef 6431
undef 5188
undef 7968
undef 5315
undef 3712
undef 6779
undef 6004
undef 2621